Zorunlu hale getirilen ve 1 Eylül 2023 itibarıyla uygulanmasına başlanacak kiralama üzerine arabuluculukla yılda yaklaşık 80 bin kira uyuşmazlığı, mahkemelere gitmeden en fazla bir ayda çözüme kavuşturulacak.
Alfa Arabuluculuk kurucusu Dr. Ural Aküzüm’e sorduk: Ural Hocam, kira uyuşmazlıklarında arabuluculukla ilgili nasıl bir süreç bizi bekliyor. Öngörüleriniz nedir sorusuna şu şekilde cevap verdi: Nisan ayında Resmî Gazete’de yayınlanan ve 1 Eylül tarihi itibariyle yürürlüğe girecek olan İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun uyarınca, kiracılar ve ev sahipleri arasındaki uyuşmazlıklarda da arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir.
KİRA UYUŞMAZLIKLARINDA YENİ SÜREÇ
1 Eylül tarihinden önce Yerel Mahkemede, İstinaf Mahkemesinde veya Temyiz Mahkemesinde hâlâ görülmekte olan davalar bu şarta tabi değildir, ilgili davalar başladıkları gibi devam edeceklerdir.
1 Eylül tarihinden itibaren; ihtiyaç nedeniyle tahliye davası, taşınmazın satılması halinde yeni malikin açacağı ihtiyaç davası, taşınmazın yeniden inşası ve imarı nedeniyle açılacak tahliye davası, yazılı tahliye taahhüdüne dayalı tahliye davası, kira bedelinin ödenmemesi üzerine iki haklı ihtar nedeniyle açılan tahliye davası, kiracının veya eşinin aynı ilçede konutunun bulunması sebebiyle tahliye davası gibi Borçlar Kanunu’ndan kaynaklanan tahliye davalarının tamamı arabuluculuk sürecine dâhil olacaktır.
Kira tespiti davaları da arabuluculuk sürecine dâhil olacaktır.
KİRA SÖZLEŞMESİNİN TARAFLARI NELERE DİKKAT ETMELİ?
Kira üzerine uyuşmazlıklarda alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak arabuluculuğa başvurulduğunda, arabulucu tarafları karşılıklı görüşme ve müzakere yapmak üzere davet eder.
Bu görüşmeye katılmayan taraf, ilerde davasını kazansa dahi yargılama giderleri ile muhatap olabilmekte ve lehine avukatlık ücreti tayin edilememektedir.
Borçlar Kanunu’nda belirlenen dava yolu ile tahliye söz konusu olan davalarda arabuluculuk başvurusu yapılacaktır. Borçlar Kanunu’ndan kaynaklanan tahliye davaları dışında, taraflar kira sözleşmesinde kiracı lehine hüküm kurabilir, örneğin ihtiyaç dışı tahliye sebeplerinin uygulanmayacağı yönünde anlaşabilir.
Arabuluculuk süreci tarafların anlaşması ile sona ermişse, arabuluculuk anlaşması doğrudan taraflarca yerine getirilmektedir. Taraflar anlaşmayı yerine getirmediği takdirde, Sulh Hukuk Mahkemesi’nin vereceği icra edilebilirlik şerhi ile mahkemeye başvurulabilmekte ve icra edilebilir pozisyona gelmektedir.
Arabuluculuk sürecinde tarafların anlaşmaması halinde, doğrudan başvuran taraf dava açmaktadır. Arabulucuya hem kiracı hem de mal sahibi başvurabilmektedir. Taraflar, taleplerine göre dava açmakta kararlı oldukları konuları arabulucuya götürebilmektedir.
İlamsız icra yoluyla İcra Hukuk Mahkemesi’nin çözümleyeceği tahliye davalarında arabuluculuk zorunlu değildir. Zorunlu olmasa da ihtiyari olarak arabuluculuk müessesesi ile çözümlenebilmektedir.
ARABULUCUK ZORUNLU HALE GELDİ
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun, 2012 yılında yürürlüğe girmesinden itibaren uyuşmazlıkların yüzde 70’i tarafların anlaşması ile sona ermiştir.
Arabulucular, sistematik iletişim ve etkileşim tekniklerini uyguladıkları görüşmeler ve müzakereler yaparak tarafları bir araya getirmektedir. Tarafsız ve bağımsız kimlikteki arabulucular, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemini gerçekleştirmektedir.
Ticari hususlarda, İş Kanunundan kaynaklanan ve tüketiciden kaynaklanan uyuşmazlıklarda arabuluculuk zorunlu olarak uygulanmaktadır.