Türkiye bir yandan içeriye yeni yatırımlar çekerken, bir yandan da Türk firmaları küresel ticaret ağlarında daha etkili olmak için yurtdışında yeni yatırımlara yöneliyor. DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan geçen yıl 2033 tane Türk firmasının yurtdışına toplam 5,7 milyar dolar yatırım yaptığını ve toplamda 176 bin kişiye istihdam sağladığını söyledi. Kazan, yurtdışında yapılan yatırımların Türkiye’nin ihracatına sağladığı katkılara da dikkat çekti.
Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışındaki doğrudan yatırımları 2022 yılındaki 4,9 milyar dolar seviyesinden geçtiğimiz yıl 5,7 milyar dolara yükselirken, bu eğilimin önümüzdeki dönemde de devam etmesi bekleniyor. Toplam yatırımlar içerisinde Avrupa’ya yapılan yatırım tutarı 3,4 milyar dolar olurken, en çok yatırım yapılan ülke de yaklaşık 1,5 milyar dolarla Hollanda oldu. 1,3 milyar dolar yatırımla ikinci sıra olan ABD’yi İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri, Almanya, Yunanistan ve Portekiz takip etti.
Türk firmalarının planlı bir şekilde riskleri gözeterek yurt dışına açılmasını teşvik ettiklerini belirten DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, yapılan yatırımların firmaların rekabet gücünü artırarak Türkiye’nin dış ticaretinde önemli bir rol oynadığına dikkat çekti. DEİK bünyesindeki Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi’nin kurumdaki iki özel amaçlı konseyden birisi olduğunu kaydeden Kazan, görev tanımının önceleri ülke bazlı riskleri belirleyip bir risk endeksi çıkarmak olduğunu, ancak gelinen noktada yurtdışı tüm dinamikleri izleyip yabancı ülkelerin avantajları, dezavantajları ve yatırımla ilgili konularını takip edip bir kılavuz çıkardıklarını kaydetti.
Önceleri yapılan yurt dışı yatırımlar anketini yeterli bulmadıkları için bakanlık ve bir üniversite ile görüşerek güncellemelere devam ettiklerini belirten Kazan, “Önceki anket sadece hangi ülkeye, ne kadar yatırım yapıldığını ortaya koyuyordu. Şimdi ise firmanın orada başarılı olup olmadığını ve bu sonucun arkasındaki dinamikleri de sektör bazlı kırılımlarla anlayabileceğiz ve yatırım yapmak isteyen yeni firmalar için çok daha kolay yorumlayabileceğiz. Mesela en çok firma Romanya’ya gitti diyoruz ama kaç tane firmanın başarılı olup olmadığı belli değil. Yeni dönemde bakanlık ve üniversite ile birlikte çalışarak anketin çok daha yol gösterici olmasını sağlayacağız.” dedi.
Firmaların yurt dışına açılmasını desteklediklerini belirten Kazan, “Zaten globalleşmenin amacı o. Belki 20 yıl önce kendi içimizde bir şekilde geçiniriz diyorduk ama şu anda öyle bir sistem yok açıkçası. Çünkü teknoloji firmaları basamakları 20’şer, 30’ar çıkıyorlar. Burada Türkiye’den gelen çok önemli start-up’lar da olacak ve bazıları gerçekten çok sağlam adımlarla ilerliyor. Bu firmalar belirli bir süre sonra Türkiye’yi dünyada temsil etmeye başlayacaklar. Onlara yetişmek için geleneksel markaların kesinlikle yurt dışında açılması lazım.” diye konuştu.
Türk firmaları 176 bin kişiye istihdam sağladı
Geçen yıl 2033 tane Türk firmasının yurt dışına yatırım yaptığını kaydeden Kazan, bu firmaların bulundukları yerlerde yüzde 90’ı o ülkelerin vatandaşı olmak üzere 176 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çekti. Kalan insan kaynağının ise Türkiye’den gittiğini ifade eden Kazan, sözlerine şöyle devam etti:
“Yurtdışına yapılan yatırımlar Türkiye’nin ihracatı açısından da çok önemli. Mesela Türkiye’de faaliyet gösteren büyük bir inşaat firması Gana’da madencilik yapıyor ve oradan İngiltere’ye ürün satıyor. Bunun gibi çok fazla örnek var ve bu firmalar bizim cevherimiz. Türkiye’den doğrudan yatırımla çıkıyorlar, sonradan bütün dünyayı dolanıyorlar ve bulundukları ülkelerin avantajlarını kullanarak ihracat pazarlarını genişletiyorlar. Aynı zamanda Türkiye’nin tanınırlığına da çok önemli katkılar sunuyorlar.”
Önce bankalar, arkasından diğer sektörler
Türk firmalarının yurtdışına yaptığı yatırımlarda başı finans sektörünün çektiğini kaydeden Kazan, özellikle Türk bankalarının yurtdışında açtığı temsilciliklerin çok önemli olduğunu belirtti. Geçtiğimiz günlerde Afrika Kalkınma Bankası ile bir toplantı yaptıklarını ve onların da yatırım çekmek için çok istekli olduğunu söyleyen Kazan, “Sizinle nasıl çalışacaksak, bunların hepsini bize söyleyin, yeterli olur, prosedür olarak uygulayalım dediler. Ama burada şöyle bir sistem var. Avrupa vergisel anlamda ve tarihsel olarak onlarla çok daha kolay çalıştığı için öyle de devam edilmiş. Daha yeni yeni Türkiye’yle olan ticaret hacmi artıyor. Bizim Afrika’yla ticaretimiz yaklaşık 32 milyar dolar şu anda ve ilk hedefimiz 50 milyar dolar yapmak. Bu da direkt bankacılıkla olacak. En başta banka ile gittiğinde çok daha kolay oluyor açıkçası. Örneğin Tanzanya’da finansı kurduğumuzda diğer sektörler çok daha kolay gelecek arkasından. Şimdi zaten 2-3 tane bankamız orada yatırım yapacak, arkasından diğer sektörler takip edecek.” dedi.
Küresel doğrudan yatırım uluslararası arenada son 2 yıldır düşüşte olsa da Türkiye’den giden yatırımlarda artış yaşandığını kaydeden Kazan, dünyanın çeşitli ülkelerinde farklı sektörlerde fırsatlar bulunduğunu belirtti. Özellikle Brezilya’nın ciddi anlamda yatırım çektiğini ve bu ülkenin bundan sonra çok daha fazla konuşulacağını tahmin ettiğini anlatan Kazan, çoğu firmanın gündemine girmesi gerektiğini vurguladı.