Şennur Enginler yazıyor… 9 Ocak 2024, unutulmaz bir güne ev sahipliği yaptı. Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) ve Celal Toprak’ın öncülüğünde, Taksim Elit World Otel’de düzenlenen 7. Kadın Girişimcileri Destekleme Zirvesi ve Ödül Töreni, kadın girişimciliğinin ne denli büyük bir potansiyel taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi. Kadın istihdamı ve girişimciliği temalı panellerde Türkiye’nin dört bir yanından gelen girişimci kadınların, ellerindeki hamurdan nasıl sanat eserleri çıkardıklarına tanıklık ettik.
Anadolu’nun geçmişten bugüne taşıdığı kültürel mirasta, kadınlar hep bir adım geride durması beklenen kişiler olarak görülse de bugün o kadınlar, hayallerindeki yıldızlara ulaşarak liderliğin, azmin ve başarının simgesi olmuş durumda. Bu tabloya şahitlik etmek; geçmişe saygıyla, bugüne gururla ve geleceğe umutla bakmamı sağlayıp içimi ısıttı diyebilirim. Kendi içimdeki bulutları dahi dağıttı desem abartmış olmam.
KADINLARIN SABIR VE FEDAKÂRLIKLA YARATTIKLARI DEĞERLER
Kadınların, hayatın zor zamanlarında sabırları, sevgileri ve güçlü duruşlarıyla hepimiz için ilham kaynağı olduklarını inkâr edemeyiz. Onlar yalnızca ailelerini değil, toplumları da dönüştüren kutsal varlıklar. Hem duygusal hem de fiziksel dayanıklılıklarıyla hayatın en zorlu mücadelelerinde bile ışık olmayı başardılar. Bu zorlukların üstesinden gelerek, sadece kendi yaşamlarını değil, çevrelerindeki insanları da daha iyi bir geleceğe taşıyan bu kadınlar, gerçekten de hayatın temel taşlarını oluşturmuyor mu?
“Elinin hamuruyla erkek işine karışma” denilerek ötelenen, ancak ailesinin, toplumunun ve hatta savaş meydanlarında ülkesinin temelini atan o efsanevi varlıklar, bugün iş dünyasında da sınır tanımayan cengaverler haline geldiler. Evet, cengaver diyorum çünkü bu zirvede kendi emeklerini stantlarında sergileyen kadınların verdiği mücadeleye birebir şahit oldum.
Kimi küçük bir çiftlikte ürettiği ürünleriyle işe başlamış, kimi dokuduğu kumaşı marka haline getirmiş, kimi bir zeytin ağacının meyvesinden ilham almış, kimi ise kaynattığı kemik suyundan bir sektör yaratmış. Peki bu kadınlar buralara gelirken hiç mi tökezlemedi? Elbette tökezlediler. Ancak tökezlemek onları yıldırmadı. Her defasında yeniden ayağa kalkıp tırnaklarıyla kazıyarak işletmelerini yeniden inşa ettiler.
YOKTAN VAR ETME SANATI: KADIN GİRİŞİMCİLİK RUHU
Zirvedeki sohbetlerde dinlenme fırsatı bulduğum girişimcilik eğitimi veren bir hemcinsimin sözleri hâlâ kulaklarımda çınlıyor:
“Ben defalarca battım ama her seferinde yeniden ayağa kalktım. Bugün insanlara önce bir işletmeyi nasıl batıracaklarını anlatıyorum.” Yoktan var etmeyi öğrenmek, başarıya giden yolun temel taşı değil mi?
Evet, yoktan var etmeyi bilmek gerekir ki, bu maharet kadınların ruhlarında ve ellerindeki hamurda zaten var! O halde bu hamuru yoğurup ekmek haline getirmek gerek değil mi? Kadınların iş dünyasındaki başarısı, zorluklara rağmen yılmadan çalışmaları ve çözüm odaklı hareket etmeleriyle şekilleniyor. Sabır ve kararlılık gibi ruhsal yapı taşları sayesinde, fırsat ve destek bulduklarında rengârenk tablolar yaratmaları kaçınılmaz oluyor.
Burada devreye toplumsal değişim ve destekleyici platformlar giriyor. Kadın girişimciliğini destekleyen projeler, eğitimler ve finansal teşvikler, kadınların potansiyellerini gerçekleştirmelerine olanak tanıyor. İşte tam bu noktada YAPDER gibi organizasyonlar devasa bir rol üstleniyor. Başarılı kadın liderleri ve girişimcileri ödüllendirerek, hem özendirme hem de ilham verme misyonunu layıkıyla yerine getiriyor. Bir önceki yıl ile bu yıl arasındaki farkı istatistiklerle görmek bile, yaratılan kelebek etkisini takdir etmemek için bir neden bırakmıyor.
GELECEĞİN UMUT DOLU KADINLARI
Bugün burada tanıştığım kadınlar, sadece kendi başarı hikâyelerini yazmakla kalmıyor, aynı zamanda gelecek nesillere de ışık tutuyorlar. Elinin hamurundan dünyalar yaratan bu kadınlar, sadece kendi hayallerini değil, toplumun hayallerini de gerçekleştiriyor.
YAPDER ve tüm destekleyici platformlara hem kendi adıma hem de tüm hemcinslerim adına teşekkür etmek isterim. Çünkü her bir kadının başarısı, toplumun tüm kesimlerine yayılan bir umut ışığıdır.
Elinin hamurundan bin bir cevher çıkaran kadınlara sevgiyle…