Zeytinyağı Türkiye için çok önemli. Ekonomi gazeteciliğinin duayen ismi Celal Toprak Ayvalık izlenimlerinde bu konuyu ilişkin ayrıntılı bir analiz yaptı. İşte o analiz:
Zeytinyağına AB engel koyarsa Chicago’dan ABD pazarına girin
Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, 19 yıldan bu yana yapılan Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali’ni bu yıl farklı bir boyuta taşıdı.
Her zaman olduğu gibi Ayvalık’ın zeytinyağının başkenti olduğunu vurguladı Başkan Ali Uçar ama sektörün önünü açan bilgileri de kapsama alanına taşıdı.
Böylece zeytinyağında dünyada ikinci sırada yer alan Türkiye’nin yeni ufuklara yelken açmasını sağladı ve şu bilgileri verdi:
“Yönetim olarak göreve geldiğimizde önceliklerimiz arasında yer alan Ayvalık zeytinyağının AB tescili ile ilgili ciddi çalışma içine girdik. 1,5 yıl çalıştık, ilgili kurumların görüşlerini aldık, tescilimizin revizyonunu tamamladık. Ayvalık zeytinyağı, Avrupa Birliği tescil süreci devam eden sınıfında üç üründen biri oldu. Sonra ‘Zeytinyağında Lisanslı Depoculuk’ sisteminin bir an önce kurulması için çalışmaları başlattık.”
Başkan Ali Uçar, sonrasında Avrupa Birliği’nin çıkardığı zorlukları anlattı ve Gümrük Birliği Anlaşması’nın revize edilmesini istedi ve kota sıkıntısını dile getirdi.
Başkan bunları söyleyerek âdeta çözüm için Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’na orta yapmış oldu.
Rifat Başkan sözü aldı, önce AB tescilinin hızlandırılmasını istedi ve “Dünyada Ayvalık zeytinyağının katma değeri bu adımla artacak” bilgisini verdi.
Sonra AB’nin kotalarına karşı yeni bir pazarı işaret etti ve bütün üreticilerin ilgisini çekecek şu bilgilendirmeyi yaptı:
“Avrupa’da kota varsa dünyanın en büyük pazarı ABD’ye yönelmeliyiz. Chicago’da Türk Ticaret Merkezi açtık. TOBB’un sizler için açtığı bu merkezden 50 eyalete ulaşabilirseniz, Ayvalık’ta oturduğunuz yerden orada şirket kurabiliyorsunuz. ABD zeytinyağı için çok iyi bir pazar.”
Hisarcıklıoğlu alternatif pazar bilgisinin ardından bir başka fırsatı daha şu sözlerle gündeme getirdi:
“Kendi topraklarımızın değerini bilirsek bunu dünyaya anlatabiliriz. Markalaşamazsanız para kazanamazsınız. E-Ticaret büyük bir şans, bunu değerlendirmeliyiz.”
Hisarcıklıoğlu lisansı depoculuk konusunda da her türlü destek sözü vererek sözlerini tamamladı.
Böylece Ali Uçar’ın yaptığı ortaları Rifat Başkan gole çevirdi. Üreticilerin önünü açacak bilgiler aktarılmış oldu. Sonuç olarak festival, işe yarar bir buluşma olarak kayıtlara geçti.
Sipariş türküler yaptırdılar!
Rifat Başkan neden az zeytinyağı tüketiyoruz sorusuna da açıklık getirdi:
“Zeytinin ana yurdu bu coğrafyadır. 100’den fazla ülkeye zeytinyağı ihraç ediyoruz. Sofralık zeytin tüketiminde de dünyada ilk sıradayız. Zeytinyağı tüketimine gelince diğer ülkelere göre çok gerilerdeyiz. Son dönemde Akdeniz tipi beslenmeyle tüketim artışa geçti. Geçmişte zeytinyağı zararlı, margarin ve diğer yağlar yararlı gibi söylentiler yayıldı. Çünkü onlar bizde yoktu ve zeytinyağı vardı. Ve onlar ürünlerini tmak için bize bunu yaptılar. ‘Zeytinyağı yiyemem’ diye sipariş türkülerle zeytinyağı tüketiminin önüne geçtiler.”
Balıkesir zamanı başlıyor
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, festivalin en ilgi çeken ismi oldu. Başkan Akın, Ayvalık’ın hatta tüm Balıkesir’in ilgisini çekecek şu mesajı verdi:
“Sadece zeytinyağı değil, peynirlerimiz ve diğer ürünlerimizle dünya sahnesine çıkacağız. Bundan sonra SIAL gibi önemli etkinliklerde Balıkesir markası ile gövde gösterisi yapacağız. Bizim bütün ürünlerimizin bir hikâyesi var. Dünyaya Balıkesir lezzetini unutmayacakları şekilde anlatacağız. Balıkesir zamanı geliyor.”
Turizm de öne çıktı
Bu yıl ilk defa festival “Her mevsim Ayvalık” temasıyla turizm ile de buluştu. Başkan Ali Uçar, “Mutfak kültürüyle gastronominin yıldızı, tarihi kent dokusu, tabiat parkları, eşsiz gün batımı ve birçok özelliğiyle Türkiye’nin nadide kentlerinden Ayvalık” diyerek kenti tanıttı.
Ayrıca Festival kapsamında Recai Çakır (Sianji Group Yönetim Kurulu Başkanı) gibi turizmin önde gelen isimleri ile görüşmeler yapıldı, onların da görüşleri alındı.
Bir destek ver, üç kuş vur
Mesele zeytinyağı olunca konunun uzmanına danışmak gerekti. Ne durumdayız, nasıl ilerleriz? Bütün bunları zeytinyağını en iyi bilenine sorduk. Köklü Zeytincilik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kürlek anlattı:
“Türkiye zeytinyağında dünyada ikinciliğe yerleşti… İlk sırada İspanya dünyadaki üretimin yüzde 50’sini gerçekleştiriyor. İkinci biziz. Üçüncü sırada inanmayacaksınız ama Tunus yer alıyor. Dördüncü sırada komşumuz Yunanistan, beşinci sırada ise İtalya bulunuyor. Ama dünyayı gezdiğinizde raflarda İspanyol ve İtalya markalarını buluyorsunuz.
Türkiye henüz ikinci sınıf yağ üreticisi olarak kabul ediliyor. Bunu değiştirmek için ithalatın ve ihracatın serbest bırakılması ve zeytinyağına her anlamda destek verilmesi gerekiyor. Zeytinyağına verilen destek toplum sağlığı açısından önemli. Hâlen Türkiye kişi başına tüketimde çok altlarda bulunuyor. Mesela Yunanistan’ın 10 kat gerisindeyiz. Oysa biz zeytinyağının ana vatanıyız. Zeytinyağı tüketimi arttıkça başka yağların tüketimi azalacak. Bu yağların ithal olduğunu düşünürsek cari açığı da bu yolla aşağı çekmiş olacağız. Bu yüzden zeytinyağına destekle bir taşla üç kuş vuracağız. Sağlıklı besleneceğiz, cari açık azalacak ve döviz kazanacağız.”
Taklit ve tağşişte çözüm yolunu anlattı
Taklit ve tağşiş, zeytinyağı ile kardeş gibi oldu. Bu konuyu da bütün ayrıntıları ile İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap gündeme getirdi. Çok iyi hazırlanmıştı. Bu konuda sorun nedir, çözüm nasıl bulunur bütün ayrıntıları ilgililerle paylaştı. Taklit ve tağşişi çözmeden zeytinyağında istediğimiz noktaya gelme şansımız yok. O zaman Ahmet Bülent Kasap’ın bu konudaki yaptığı çalışmaları dikkate almak gerekiyor.