İstanbul Ticaret Borsasının Ağustos ayı meclis toplantısında değerlendirmelerde bulunan İSTİB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, tarih boyunca gıdadan daha değerli hiçbir emtia olmadığını belirterek, “Gıda bugün de en değerli emtiadır, yarın da öyle olacaktır. Hatta değeri giderek artacaktır” dedi.
“Eğer gıda yoksa canlı da yoktur, insan da yoktur, insanlık da…” şeklinde konuşan Ali Kopuz, “Yüzlerce yıl önce Mali’deki altın madenlerinde çalışanlar, gıdalarını korumak için ihtiyaç duydukları tuzun 1 gramı için 1 gram altın ödemişlerdir. Bence bu ticaretin kazananı, tuzu satın alan madencidir. Çünkü altın onu beslemez ama o dönemde besinleri korumanın tek yolu tuzdur. Bu nedenle gıdanın yegâne kaynağı olan tarımın stratejik önemini bir an bile unutmamalıyız. Tarımsal faaliyetleri planlamalı, ileri teknoloji kullanımını artırmalı, sulanabilir alanları çoğaltmalı, sonuçta tarımsal hasılamızı geliştirmeli ve katma değerli ürünler üretmeliyiz” dedi.
İNSANLIĞIN EN BÜYÜK SORUNU
İklimdeki dalgalanmalar, doğal afetler gibi nedenlerle yaşanan gıda kıtlığının binlerce yıldır insanlığın en büyük sorunlarından biri olduğunu hatırlatan Kopuz, “Örneğin ortaçağda Avrupa’da yaşanan küçük buzul çağında yıllarca topraktan mahsul alınamamış ve nüfusun yarısı kıtlıktan ölmüş.
Bugün ise nüfus artışı, gıda israfı, iklim değişikliği gibi etkenlere rağmen dünyanın tarımsal hasılası teknolojinin yardımıyla artıyor. Öte yandan lojistikteki gelişmeler sayesinde ise ihtiyaçlar geçmişe oranla daha hızlı tedarik edilebiliyor.
Tabii tarımsal hasıla artışının bir sınırı var. Dünyanın kaynaklarını pek verimli kullanmıyor ve korkunç bir gıda israfı yapıyoruz.
Öte yandan, pandemi sırasında küresel tedarik zincirinin ne kadar kırılgan olduğunu hep birlikte gördük.
Son olarak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çabalarıyla başlayan Tahıl Koridoru kesintiye uğradı. İnşallah en kısa sürede açılır. Ancak savaşlar gibi nedenlerle lojistiğin ciddi kısıtlamalar yaşayabileceğini de görüyoruz.
Son günlerde, rekoltelerle ilgili art arda haberler geliyor. Zeytinde rekoltenin düşeceği anlaşıldı. Ayçiçeğinin Trakya’daki durumu da pek iç açıcı değil.
Öte yandan örneğin Eskişehir’de buğday ekim alanlarının artması, süne zararlısının azalması, ilkbahar yağışları ve modern tarım uygulamaları sayesinde buğday üretimi artmış. Ancak üretici depolama sorunu ile karşı karşıya.
Yani sadece ürünün az olması değil, çok olması da sorun olabiliyor. Biz sadece rekolteyi artırmak için değil, aynı zamanda depolama alanlarını genişletmek için de çalışmalıyız. Üretimi dengelemek için ise planlamaya daha çok önem vermeliyiz.
Nitekim Bakanlık tarafından ‘Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkında Yönetmelik Taslağı’ üzerinde güncelleme çalışmaları yapılıyor” dedi.
Gıda israfının kıtlık tehdidini büyüttüğünü hatırlatan Başkan Ali Kopuz, “Dünyada üretilen tüm gıdanın üçte birinin kayıp ve israfla yok olduğunun bilinciyle, çok sıkı bir gıda israfını önleme politikası uygulamalıyız. Aksi takdirde neler yaşayacağımızı tarih bize anlatmaktadır” şeklinde konuştu.
