

KKTC’nin turizminin tanıtılması amacıyla oluşturulan yeni marka “Ada Kıbrıs”ın tanıtımı İstanbul’da yapıldı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), turizmdeki zengin potansiyelini ve eşsiz ada kimliğini dünyaya daha güçlü bir şekilde sunmak amacıyla geliştirdiği yeni markası “Ada Kıbrıs”ı İstanbul’da düzenlenen görkemli bir etkinlikle tanıttı. Lansman, KKTC’nin turizmdeki iddialı gelecek vizyonunu ve bu vizyona Türkiye Cumhuriyeti’nin verdiği güçlü desteği gözler önüne serdi.

Ersin Tatar
“KIBRIS’IN GELECEĞİ TURİZMDE SAKLI”
“Ada Kıbrıs” projesinin tanıtım toplantısında konuşan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, adanın geleceğinin turizmde parladığını ifade etti. Geçmişte KKTC’ye yönelik haftalık sefer sayısının 5-6 ile sınırlı olduğunu hatırlatan Tatar, bugün gelinen noktada Türkiye’den ayda 600 sefer düzenlendiğini ve 500 bin yolcunun adaya taşındığını vurguladı. Tatar, “İzolasyon, ambargo ve tüm engellemelere rağmen Kıbrıs Türkü çok şey başardı. Bugün turizmde yatak kapasitemiz 35 binin üzerine çıktı ve adamıza gelen herkes buradan çok memnun şekilde ayrılıyor,” diyerek sektördeki gelişimin altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Tatar, 1-4 Mayıs tarihleri arasında Lefkoşa’da büyük bir başarıyla gerçekleştirilen TEKNOFEST KKTC organizasyonuna da değindi: “TEKNOFEST dolayısıyla bir kez daha Selçuk Bayraktar’a teşekkür etmek istiyorum. ‘Acaba 100 bin kişi ziyaret edebilecek mi?’ diye düşünürken, 225 bin kişi ziyaret etti. TEKNOFEST sayesinde KKTC’yi sadece Türkiye’ye değil, bütün dünyaya tanıttığımızı gördüm. Çünkü oradaki mesajlar, Mavi Akdeniz’in kalbi olan KKTC’de dönüşüm rüzgarları estiğini, turizmle birlikte bilişim gibi diğer sektörlerin de gelişebileceğini gösterdi.”
Kıbrıs meselesinde iki devletli çözüm siyasetini kararlılıkla savunduklarını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, şunları söyledi: “Bu siyasetle ancak Kıbrıs Türkü kendi bağımsızlığını ve özgürlüğünü sürdürebilir. Nihayetinde bir çözüm olacaksa, adil ve sürdürülebilir olması için mutlak surette Kıbrıslı Türklerin devletinin o anlaşmanın bir parçası olması gerekmektedir. Aksi takdirde Avrupa Birliği içerisinde bizleri bir toplum statüsüne indirgeyecekler ve orada Türkiye’nin garantörlüğünü de tartışmaya açacaklar. Elbette bunu hiçbirimizin kabul etmesi mümkün değildir. Çünkü bizim oradaki varlığımız ve güvenliğimiz, Türk askerinin caydırıcı bir güç olarak adadaki varlığına bağlıdır. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti, tarihten gelen haklarıyla adanın garantörüdür.” Tatar, Rum tarafının işbirliği çabalarına yanaşmamasına rağmen, Türkiye ile tam bir uyum içinde siyasetlerini sonuna kadar sürdüreceklerini ve “Geri adım attığınız noktada burada bizleri tehlikeler bekler. Dolayısıyla birlik ve beraberliğimizi koruyarak yeni siyasetimizi sonuna kadar sürdürüp KKTC’yi güçlendirmek ve kendi insanımıza refah ve mutluluk vermek durumundayız,” diyerek birlik mesajı verdi.

Cevdet Yılmaz
“TÜRKİYE, KKTC’NİN TURİZM TURİZM HAMLESİNİ DESTEKLİYOR”
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin KKTC’nin turizm alanında çok daha güçlü bir konuma ulaşmasını arzuladıklarını belirtti. Yılmaz, “Geçen yıl Türkiye olarak 61 milyar doları aşan turizm geliri elde ettik ve 62 milyondan fazla misafiri ülkemizde ağırladık. Bugün tanıtımı yapılan KKTC Turizm Master Planı ve Ada Kıbrıs Kampanyası da bu yöndeki ortak vizyonumuzun somut bir göstergesidir,” dedi. KKTC’nin doğal güzellikleri, denizi, tarihi mirası, kültürel zenginlikleri ve eşsiz mutfağına dikkat çeken Yılmaz, “Ada Kıbrıs” iletişim kampanyasının, ülkeyi özgün ada kültürüyle yeniden konumlandırmayı ve bu değerleri daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedeflediğini ifade etti. Yılmaz, Türkiye’de KKTC’yi henüz ziyaret etmemiş milyonlarca insan bulunduğunu ve “Ada Kıbrıs” kampanyasının bu ilgiyi canlandırarak daha fazla kişinin Ada’daki güzelliklerle buluşmasına vesile olacağını söyledi.
Kampanyayla eş zamanlı yürütülen KKTC Turizm Master Planı’nın önemine de değinen Yılmaz, şöyle konuştu: “Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında yürütülen bu kapsamlı işbirliği; planlama, fizibilite ve tanıtım projeleriyle daha sağlam bir yapıya kavuşmaktadır. 2024’ten bu yana turizm ve kültür alanında Türkiye Cumhuriyeti olarak tahsis ettiğimiz toplam 122 milyon liralık kaynak, bu sürecin mali temellerini güçlendirmiştir. Toplam mali işbirliği paketimiz ise 21 milyar dolarla rekor bir düzeye ulaşmıştır. Ulaştırmadan sağlığa, eğitimden altyapıya birçok alanda Türkiye Cumhuriyeti olarak, ana vatan olarak her zaman olduğu gibi bugün de KKTC’nin yanındayız.”
“Türkiye Yüzyılı” vizyonunun sadece Türkiye için değil, KKTC için de geçerli olduğunu vurgulayan Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: “3 Mayıs’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle açılışı yapılan KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi, kamu yönetim kapasitesinin güçlendirilmesi yönünde atılmış tarihi bir adımdır. Bu, basit bir yapı değil, KKTC’nin bağımsız, egemen, uluslararası eşit statüye sahip bir ülke olduğunun göstergesidir. Aynı gün yayımlanan 2025 yılı İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması ise bu bütüncül vizyonun kurumsal ve mali çerçevesini oluşturmaktadır.”
KKTC’ye uygulanan haksız izolasyonlara dikkat çeken Yılmaz, “KKTC’ye çok haksız, gayriinsani, gayrihukuki izolasyonlar uygulanıyor. ‘Bir kapı kapatılırsa bir başka kapı açılır.’ Biz KKTC’nin haklı davasını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz,” dedi. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın iki devletli çözüm vizyonuna tam destek verdiklerini belirten Yılmaz, “Türkiye Cumhuriyeti olarak biz sonuna kadar bu vizyonun arkasındayız. Ada’da bir gerçeklik var. Yıllarca denenmiş ve sonuç üretmemiş çözüm modelleriyle Ada’nın huzura kavuşması mümkün değil. İki toplumun iki devlet şeklinde organize olması en anlamlı, en gerçekçi çözümdür. Bu iki devletli yaklaşım, iki devletin işbirliğine, Ada’da yaşayan herkesin huzuru ve refahı için ortak projeler yapmasına da engel değildir,” şeklinde konuştu. Yılmaz ayrıca, THY yönetimi ile insanların KKTC’ye daha pratik ve düşük maliyetlerle ulaşması için çalışmaların sürdüğünü de ekledi.

Ünal Üstel
“O ADALARDA NE VARSA BİZDE FAZLASI VAR”
KKTC Başbakanı Ünal Üstel, KKTC’nin turizmde bir marka haline gelmesi için Türkiye ile omuz omuza çalıştıklarını vurguladı. Yıllardır süregelen uluslararası engellemelere ve izolasyonlara rağmen mücadeleden vazgeçmediklerini belirten Üstel, KKTC ile ilgili “gazino adası” algısının ötesine geçme zamanının geldiğini söyledi. Üstel, “Artık zenginliklerimizi göstermenin zamanıdır. Bugün Yunan Adaları dünya çapında bir tanıtım ve turizm etkisi yaratıyorsa, biz gönül rahatlığıyla şunu ifade edebiliriz: O adalarda ne varsa bizde fazlası var. Denizlerimiz pırıl pırıl, doğamız canlı, tarihimiz derin, insanımız içten. Geçmişin izleriyle yoğrulmuş bu coğrafyadaki zenginliği dünya ile paylaşmaktan yanayız,” diyerek KKTC’nin potansiyelini iddialı bir şekilde ortaya koydu.

KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu (Solda) – Türkiye’de İş Dünyası Dergisi Haber Koordinatörü Engin Çağlar (Sağda)
“DOĞAL GÜZELLİKLERİ ÖN PLANA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”
KKTC Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, “KKTC’nin turizmde hak ettiği payı alabilmesi için güçlü bir markalaşmanın şart olduğunu sıkça dile getiriyorum. ‘Ada Kıbrıs’ projesini de bu markalaşma sürecinin en önemli adımlarından biri olarak görüyorum. ‘Ada Kıbrıs’ ile KKTC’nin tarihi zenginliklerini, kültürel mirasını, doğal güzelliklerini, ekoturizm potansiyelini, yerel lezzetlerini (gastronomi) ve özgün Kıbrıs Türk misafirperverliğini ön plana çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.
Ayrıca Ataoğlu, bu markanın KKTC’nin sadece deniz-kum-güneş üçlüsünden ibaret olmadığını, çok daha fazlasını sunduğunu dünyaya anlatmayı hedeflediğini de belirterek projeye verdikleri destek için Türkiye’ye teşekkürlerini sundu ve tüm Türkiye’yi KKTC’nin eşsiz güzelliklerini deneyimlemeye davet etti.