Yerel seçimlerle birlikte yaşanan fırtına sonrası “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi” Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklandı.
Gelin detaylara birlikte göz atalım. Yayınlanan gerçekten tasarruf mu yoksa artık her birimizden uzaklaşan tasavvuf mu?
Harcama tedbirleri; tasarruf, bütçede harcama disiplini ve kamu yatırımlarında verimlilik olmak üzere 3 temel eksende ele alındı. Peki en son 2021 yılında yürürlüğe giren genelgeden sonra yerel seçimlerde güç kaybeden hükümet, neden orta vadeli programın güçlendirilmesi doğrultusunda genelge yayınladı ? İngiliz psikanalist Melanie Klein’in “Haset ve Şükran” tanımlamaları yankılandı zihnimde bir anda. Haset ne idi ? Haset, arzulanan şeyin başkasına mutluluk, övünç, haz verdiğini bilerek bundan öfke duymak ve o haz duygusunu o insandan almaya odaklanmaktır. O mutluluğu kendinde inşa etmek yerine; karşısındakini yok etmek, o insanı değersizleştirmek tepkileridir. Başkasının başarısını kendi başarısı ile ört pas etmek, sevgisizlik, nefretin doruk noktalarının da eşlik etmesidir.
Şükran’a geçmeden temel hedefe de bir göz atmakta fayda var. Üretimi kısıtlanan bir ülkede enflasyonu tek hanelere indirmek ne derece mümkün? Ülkenin refahı ve sürdürülebilir yüksek büyüme stratejisi için düşük tek haneli enflasyonun altı çizildi. Hem de kırmızı kalemle ! Fiyat istikrarının da en önemli bileşeni olduğunun altı çizildi; biz birçok şeyin üzerini çizmişken hem de. Sahi maliye politikasında atılacak ilave adımlarla da dezenflasyon sürecine katkıda bulunabilmek mümkün mü? Burada da Klein’in “şükran” sözleri yankılandı zihinlerde. Şükran; idealleştirme savunma mekanizmasının “Seni kaybetmemek için kusurlarını görmezden geliyorum.” şekliyle yansımasıdır. Ekonomide her geçen gün artan enflasyon rakamlarını tek haneye indirme fikrini de alkışlayan herkesin “idealleştirme” gayesini destekliyor.
Haset ve şükran; asgarı ücretle “geçinen” yurttaşlar için çoktan hayal. Ama genelgeyi kaybedilen belediyelere ödetmeye çalışan üst düzeylere yankılanan çarpıcı satırlar. Hasetten kurtulmanın tek yolu başkalarının başarısına tedbir koymak yerine panzehir olarak mutlu olmak sonunda da olgunlaşmaktır.
Hem Hölderlin ne diyordu? “Bizler hiçbir şeyiz; aradığımız ise, her şeydir.”
Hiçbir şey olarak kalmak ama her şey olmak ümidi ile…