Dünya genelinde yapay zekâ devrimi hızla ilerlerken, Türkiye’nin yerli yapay zekâ girişimleri küresel rekabeti kızıştırıyor. Tüm iş yapış süreçleri yavaş yavaş bu alana doğru kayarken, yeni yol haritaları ve stratejileri de ardı ardına geliyor. Buradan yola çıkan Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) “Üretken Yapa Zekâ Zirvesi” Altınbaş Üniversitesi’nde düzenledi. Pozitiftech ana sponsorluğunda yapılan zirvede bir araya gelen sektör temsilcileri, önemli açıklamalarda bulundu.
Üretken Yapay Zekâ Zirvesi YAPDER Başkanı Celal Toprak’ın açılış konuşması ile başladı. Üretken Yapay Zekâ toplantısının önemine değinen Toprak, “Burada Üretken Yapay Zekâ Zirvesi’nin hazırlık toplantısını yapmak için buluştuk. Bu toplantı Haziran’da hazırlayacağımız büyük yapay zekâ toplantısının hazırlığı olacak. Bugün burada fikir alışverişinde bulunacağız. Enerji sektöründen, lojistik sektörüne çok değerli konuklarımız var. Konuklarımız bize yapay zekâ zirvesinde nasıl bir çalışma yapacağımızın yol haritasını çizecekler” diye konuştu.
Konuşmasında Türkiye’de İş Dünyası dergisinin bu ay da yine dopdolu bir içerikle okuyucularının karşısına çıktığını söyleyen Toprak, “Yine birçok farklı konuda sektörlere ışık olan dergimizde kadınlar günü özelinde hazırladığımız dosya konusuyla önemli bir içeriğe daha imza attık. Alanında en başarılı sanayiciler arasında yer alan; Zeynep Bodur Okyay, Sultan Tepe, Senur Akın Biçer, Hülya Gedik ve Aynur Ayhan başarı hikâyelerini anlatırken, mücadelenin sembolü olan Münteha Adalı da yine kariyer basamaklarını nasıl çıktığını dergimize anlattı. Yazılım bu sayımıza da damgasını vurdu… Gökhan Akar’ın yapay zekâ ve e-ihracat ilişkisini masaya yatırdığı, Yazılımcılar Federasyonu Başkanı Mustafa Çalış’ın ise teknolojinin geleceğini aktardığı yazılar gündemde çok yer tutacak” diye konuştu.
Altınbaş Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Fatma Altınbaş, Üretken Yapay Zekâ Zirvesi’ne ev sahipliği yapmaktan dolayı mutlu olduklarını dile getirerek, “Üniversite olarak yapay zekânın gelecekte hayatımızı ne kadar çok değiştireceğinin farkındayız. Bu konuyla ilgili bir inovatif merkez de kurduk. Aynı zamanda özel sektöre de bu konuda danışmanlık vererek, ülke ekonomisine olan katkısını daha da artırarak devam etmelerini hedefliyoruz. Dolayısıyla bugünkü etkinliğin ev sahipliğine yapmaktan son derece mutluyuz. Bir değişim furyası içindeyiz. Bazen bu değişime uyum sağlamakta zorlansak da bu sürece uyum sağlamak zorundayız” dedi.
Altınbaş Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ali Altınbaş ise; dünyanın çok hızlı bir değişim sürecinden geçtiğini dile getirerek, yapay zekâ ile üretimin hız kazanacağını söyledi. Hayatımızın bir parçası olan bu gelişmenin içinde olmak gerektiğine vurgu yapan Altınbaş, bu tür etkinliklerin daha yakından takip edilmesinin önemine değindi.
Üretken yapay zekânın artık bütün teknolojilerde kullanılmaya başlandığını aktaran Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, “Gelişmenin dışında kalmadan bu teknolojiyi iş yapış süreçlerimize mümkün olduğunca dahil etmemiz lazım. Biz de yapay zekâdan oldukça fazla yararlanıyoruz. Örneğin satış, istatistik veriler ve robotik aramalarda sıklıkla kullanıyoruz. Üretken yapay zekâdan faydalanmamak gelişmenin dışında kalmak demek” dedi.
“YAPAY ZEKÂ TEHDİT DEĞİL, FIRSAT”
Takım Tezgahları Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Akyüz ise açılış konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Yaşamımızda yer verdiğimiz her şey, bilimin, teknolojinin, sanayinin sonucu. Bunların özünde insanın merakı ve yeniliğin arayışı var. Bugün konuşacağımız yapay zekâ da yine insanın arayışı ve merakının ürünü. Bildiğiniz üzere doğasında sürekli değişimi tutan sanayi ve teknoloji daima yeni fırsatları da barındırıyor. Akıllı üretim endüstri 4.0 ve yapay zekâ, teorik ve pratik anlamda tartışılmaya başlandığı günden bu yana odağımızda. Türkiye imalatı için kritik öneme sahip paydaşları tek çatı altında buluşturan TİAD olarak bugünü ve geleceği şekillendiren yapay zekâyı bir tehdit değil bir fırsat olarak görüyoruz. Günümüzde değişim ve dönüşüm adeta ışık hızında kendi gerçekliğini oluşturuyor. Dün insanlık için hayal olan değişimlerin bugün içerisinde yaşıyoruz. Teknoloji hiç bu günkü kadar hızlı olmamıştı, yarında bu kadar yavaş olamayacak. Bir şeyler hızlı olup bitiyor değip seyirci kalmak, sanayiye hizmet veren sivil toplum kuruluşlarına uygun bir tutum olmazdı. TİAD olarak fırsatlarına odaklandığımız yapay zekânın sanayide ön gördüğümüz kazanımları için çalışmaları şekillendirip sürdüreceğiz. Tüm sanayi devrimlerine ve üretim biçimlerine geri dönüşü olmaksızın kökten değiştirip günümüzde çiftçi tarlasını nasıl kara saban ile sürmüyorsa bir sanayi kuruluşu da yapay zekânın nimetlerinden faydalanmadan üretim yapamayacak.”
FİNANSAL EKOSİSTEMDEKİ DEĞİŞİMLER
Etkinliğin sponsorluğunu üstlenen Bankpozitif Ürün & Kanal Grup Başkanı Kübra Odabaş Taşlı, PozitifTech olarak müşterilerine yenilikçi çözümler sunan ve finansal işlemleri kolaylaştıran bir teknoloji firması olarak sürekli gelişmeye ve müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik çalışmalar yaptıklarını ve bunları yapay zekâ ile temellendirdiklerini anlattı.
Finansal ekosisteme ilişkin bilgiler paylaşan Kübra Odabaş Taşlı, şunları söyledi; “Finansal ekosistemde kimler var biraz bundan bahsedecek olursam; start-up’lar, finansal kuruluşlar, finansal alt yapı sağlayıcıları ve telekom şirketleri var. Birde tabii ki kural koyucularımız var, BDDK ve Merkez Bankası gibi. Finansal ekosistemi Türkiye’de incelediğimiz zaman geldiğimiz nokta merak uyandırıcı ve hayret edici. Dijitalleşme ve inovasyon neden önemli? Rekabet avantajı var, müşteri memnuniyeti var ve operasyonel verimlilik var, eskiden bankalara gittiğiniz zaman çek karneleri verilirdi, uzun uzun sıralar beklerdik. En son ben ne zaman şubeye gittiğimi hatırlamıyorum. Finans sektöründe operasyonel anlamda işler çok değişti.”
“ÇOK İŞSİZLİK OLUŞABİLİR”
Yeni nesil dışında bir alana yatırım yapmadığını ifade eden Onicorn Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı ve Melek Yatırımcı Gökhan Akar, yapay zekâya ilişkin şu açıklamalarda bulundu; “Yapay zekâyı ilk olarak anlamaya çalışıyoruz. Tehdit mi fırsat mı? Hızlı geliyor. Alt yapısı 2010’lardan beri yapılıyor. Bu alanda çok veri toplandı. Big data çok önemli. Şu anda bazı etik problemler var. Nasıl aşılacağı bilinmiyor. Bu alanda müthiş fırsatlar da oluşabilir. Dünya adeta bir rokete bindi ama çalışan piyasasına da bir tehdit olduğu söylemek mümkün. Çok işsizlik oluşabilir. Sosyal tarafının da tartışılması gerekiyor.”
Yapay zekâyı karar verici olarak kullandığını söyleyen Akar, bir e-ticaret sitesinin takibini ve gelişimini inceleme noktasın da yapay zekâdan yararlandıklarını ve bu sayede daha kesin sonuçlar elde ettiklerini belirtti.
“İNSAN VE YAPAY ZEKÂ ORTAK ÇALIŞMAYA BAŞLADI”
Yenasoft CEO’su ve TİAD Yönetim Kurulu üyesi Cem Şirolu, ise şu noktaların altını çizdi; “Eskiden sekiz doktor bir ameliyata girerken artık bir doktor yapay zekâ desteğiyle ameliyatlar yapabiliyor. İnsan ve yapay zekâ aslında ortak çalışmaya başladılar. Eskiden 3-5 yılda bir serum veya iğne geliştirilebilirken artık yapay zekâ ile 1 yılda hastalıklara çözümler bulunabiliyor. Bunun yanında yapay zekâ, biyopsi ile alınan kanserli bir hücrenin mikroskoptaki görüntüsüyle bakarak kanserin yayılıp yayılmayacağına karar verebiliyor. Aslına insanların uzun yaşaması için yardımcı oluyor. Tabii ki korkmalıyız, insanlar bilmediği şeylerden korkar. Ama şöyle bir gerçek tarafı var, geçenlerde Hong Kong’da deepfake teknolojisini kullanan dolandırıcılara 26,5 milyon Dolar para verildi. Dolayısıyla hem sevmeliyiz hem korkmalıyız. Önceleri sadece çeviri yapan Al teknolojisi artık kelimelerin anlamlarını öğrenmeye ve akıcı metinler hazırlamaya başladı. Üretken yapay zekâ bir bilgi setiyle öğrenip veriye sadık kalarak farklı sonuçlar çıkarabilen bir teknolojidir.”
Sanayide de dijitalleşmeye gidilirse çok farklı noktalara ulaşılabileceğini aktaran Şirolu, gelişmiş ülkelerdeki firmaların yüzde 70’inin dijital dönüşümünü tamamladığını dile getirdi.
“VERİYE OLAN İHTİYAÇ ARTIYOR”
Hepsiburada Ürün Müdürü Berna Salkaya, tüm şirketlerde olduğu gibi Hepsiburada’nın da pazar payını artırmaya ve daha fazla müşteriye ulaşmaya odaklandığının altını çizdi.
Salkaya, bu büyük pazarda lider olarak kalabilmek için insanlara ulaşabiliyor ve taleplere karşılık verebiliyor olmak gerektiğini söyleyerek, “Ürünlerimizi geliştirirken ilk olarak müşterilerimizi baz alıyoruz. Müşteri ihtiyaçlarını anlayabilmek pazarda büyümenin en temel unsuru. Geleneksel ürün geliştirme sürecine baktığımızda çok sistematik bir yapı olduğunu görüyoruz ama yetersiz kalıyor. Veriye olan ihtiyaç artıyor. Artık Yapay zekâ (AI) sayesinde çok daha büyük veriyi detaylı analiz edebilir bir noktaya geldik. Müşterilerimize daha kolay ve hızlı bir alışveriş deneyimi sunabilmemiz için temel fokuslarımızdan biri kişiselleştirilmiş öneri sistemlerinin hayata geçirilmesi” ifadelerini kullandı.
“İKİ SEKTÖR BİRBİRİYLE ÖRTÜŞÜYOR”
Yapay zekâ teknolojilerinin finans sektörüne olan etkilerini değerlendiren Uyumsoft Yatırım Hizmetleri Genel Müdürü Özlem İkiz Arın, “Bilişim bir sektör değil, sektörler üstü bir kavramdır. Aynı şeyi şu anda yapay zekâ ve Finansal Teknolojiler içinde söylüyorum. Bu iki sektör üstü kavram birbiriyle örtüşüyor. Bu kavramlardan biri tüketici, diğeri ise üretici. Üretken yapay zekâ derken geçen yıl 1.3 milyar Dolar risk yatırım sermayesi kazanan bir sektörden bahsediyoruz. Üretken yapay zekânın yaklaşık olarak öngörüsü şu anda her yıl yüzde 42 büyüyerek 1.2 trilyon Dolara gelmesi” dedi.
“BAŞARILI OLMAK İSTİYORSANIZ TEKNOLOJİK ALTYAPI ŞART”
Oğuz Holding CEO’su Enes Örer, yapay zekânın kendilerine hız kazandırdığını söyleyerek, şu noktaların altını çizdi; “Tüketim sektörüne hizmet veriyoruz dolayısıyla yapay zekanın bize sunduğu şey öncelikle hız. Bu noktada her üç yılda bir dünyadateknolojilerin geldiği son noktayı takip ederek kapasitemizi artırıyoruz. Daha fazla yapay zekâya ihtiyaç duyuyoruz. Uluslararası firmalara da bir önceki sattığımızı satabiliyoruz. Ülkemizin yerli ve milli sermayesinin geldiği nokta artık buralara ulaştı. Yapay zekâ hızın yanı sıra öngörülebilirlik üzerine de kurulu. Çevremizde yaşanan savaşlar, bunların ekonomiye etkileri ve boykotlar oluyor. Hassas bir ülkedeyiz. Dolayısıyla uluslararası markaların yer aldığı bir dönemde başarılı olmak istiyorsanız yatırımları ve yapay zekâ ile teknolojik alt yapıyı oluşturmanız gerek.”
Lojistik sektöründe yapay zekânın önemine değinen Imperial Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Baykut, ise şunları söyledi; “Son zamanlarda lojistik üzerine 2 milyar Dolardan fazla satın alma yapıldı. 75 ülkede 910’dan fazla limana ulaşıyoruz. Üreticinin kapısından alıp alıcının kapısına kadar uçtan uça lojistikte yapay zekâyı kullanıyoruz. Yapay zekâyı tamamen şansa bırakmıyoruz. İhracat, ithalat, taşıma ve gümrükleme hepsi iç içe. Müşteriyi inceleyip gümrük sağlamasını yapay zekâ ile yapıyoruz. Algoritması imalata göre alıcı bulmasını sağlıyor. Bunların yanı sıra yapay zekâyı e-ticarette gümrükler ve geçişleri sağlıyoruz. Burada da yazılımlar kullanıyoruz. Müşteri de kargosunu takip edebiliyor. İadeleri yapmayı kolaylaştırıyor. Müşteri geri dönüşleri inceleniyor yapay zekâ ile. Bunları yapay zekâ ile çok iyi takip ediyoruz.”